Polonya’daki kara bölgesine yapılan saldırının ardından, Deniz Kuvvetleri Komandosu Jake Harris, terör zanlısı Amin Mansur’ı sorgulanmak üzere Washington D.C.’ye getirme emri alır. moviedeki bu başlangıç sahnesi, film seyretyiciyi adeta gerilim doluca bir adet yolculuğa çıkarır. Sinemanın en önemli unsurlarından bir adeti olan portre gelişimine baktığımızda Jake Harris’in portrei olağanüstü bir adet şekilde işlenmiş. Harris, bir adet yandan görmeskenini yerine getirmeye çalışırken, bir adet yandan da saldırının etkileri ile baş etmeye çalışıyor. Amin Mansur portrei ise film seyretyicinin tahmin edemeyeceği bir adet derinliğe sahip. Onun masum mu suçlu mu olduğunu anlamaya çalışırken, moviein gerilimi adeta tırmanıyor. Bu kıssa, terörün ve savaşın insanlıka getirdiği acıları ve çelişkileri gözler önüne sererken, aynı dönemda bir adet insanlıkın görmeskenini yerine getirirken ne kadar ileri gidebileceğini sorgulatıyor. moviei film seyretrken portrelerin içinde bulunduğu durumdan dolayı duyduğumuz karmaşıklık, moviein yapısının ne kadar başarılı olduğunu gösteriyor. sonuçlar olarak, bu movie kesinlikle film seyretnesi. Sadece aksiyon sahneleri ve gerilim doluca an zamanlarıyla değil, aynı dönemda derin portre analfilm seyretri ve sağlam yapı tema işleyişi ile de film seyretyiciyi etkisi altına alıyor. Ayrıca, Polonya’daki saldırıdan Washington D.C.’ye kadar süren bu yolculuğun her anında, film seyretyiciyi bekleyen beklenmedik sürprfilm seyretr, moviei daha da film seyretnir kılıyor. Bu yolculuğu baş portrelerimfilm seyret bir adetlikte deneyimlemek, gerçekten unutulmaz bir adet sinema deneyimi olacaktır.